Eliphas Levi, asıl adı Alphonse Louis Constant (8 Şubat 1810 – 31 Mayıs 1875), Fransız okült yazar ve ayin büyücüsüdür. Kitaplarını yayınladığı isim olan “Eliphas Levi”, Yahudi olmamasına rağmen kendisine verilen “Alphonse Louis” ismini İbraniceye çevirme ya da transliterasyon girişimiydi. İkinci eşi Fransız heykeltıraş Marie-Noémi Cadiot idi. Levi Paris’te bir ayakkabıcının oğluydu; Saint Sulpice papaz okuluna devam etti ve Roma Katolik papazlığına girmek için çalışmaya başladı. Ancak papaz okulundayken bir aşka tutuldu ve papaz olamadan okuldan ayrıldı. Bir dizi küçük dini eser yazdı: Des Moeurs et des Doctrines du Rationalisme en France (“Fransa’da Akılcılığın Ahlaki Gelenekleri ve Doktrinleri Üzerine”, 1839) Karşı-Aydınlanma’nın kültürel akışı kapsamında bir risaleydi. Bunu La Mère de Dieu (“Tanrı’nın Annesi”, 1844) izledi ve papaz okulundan ayrıldıktan sonra iki radikal risale, L’Evangile du Peuple (“Halkın İncili”, 1840) ve devrimler yılı olan 1848’de yayınlanan Le Testament de la Liberté (“Özgürlük İncili”) iki kısa hapis cezasına yol açtı.
Levi 1853’te İngiltere’yi ziyaret etti ve burada Gülhaççılığa edebi bir tema olarak ilgi duyan ve küçük bir Gülhaç tarikatının başkanı olan romancı Edward Bulwer-Lytton ile tanıştı.[2] Levi’nin büyü üzerine ilk incelemesi 1855’te “Dogme de la Haute Magie” başlığı altında yayınlandı ve bunu bir yıl sonra “Ritual de la Haute Magie” takip etti. Bu iki kitap daha sonra Dogme et Rituel de la Haute Magie adıyla tek bir kitapta birleştirildi ve Arthur Edward Waite tarafından 1910 yılında Transandantal Büyü, Doktrini ve Ritüeli adıyla İngilizceye çevrildi. Ünlü açılış satırları Okültizmin tek temel temasını ortaya koymakta ve atmosferinin tadını vermektedir:
Eski doktrinlerin tüm hiyeratik ve mistik alegorilerinin perdesi arkasında, tüm inisiyasyonların karanlığı ve garip çilelerinin ardında, tüm kutsal yazıların mührü altında, Ninova veya Teb harabelerinde, eski tapınakların ufalanan taşlarında ve Asur veya Mısır sfenksinin kararmış yüzünde, Hindistan’ın inançlı insanlarına Vedalar’ın esinlenmiş sayfalarını yorumlayan korkunç ya da harikulade resimlerde, simya hakkındaki eski kitaplarımızın şifreli amblemlerinde, tüm gizli cemiyetlerin kabul törenlerinde, her yerde aynı olan ve her yerde dikkatle gizlenen bir doktrinin işaretleri bulunur.
Her ne kadar ünlü olsa da, Giriş ilk baskının başarısından sonra 1861 yılına kadar yazılmamıştır. Levi 1860 yılında Historie de la Magie’yi art arda yazmaya başlamıştır. Ertesi yıl, 1861’de Dogme et Ritual’in devamı olan La Clef des Grands Mystères’i (“Büyük Gizemlerin Anahtarı”) yayınladı. Lévi’nin diğer büyülü eserleri arasında Fables et Symboles (“Öyküler ve İmgeler”), 1862, Le Sorciere de Meudon (“Meudon Cadısı”) 1865 ve La Science des Esprits (“Ruhlar Bilimi”) 1865 sayılabilir. 1868’de Le Grand Arcane, ou l’Occultisme Dévoilé (“Büyük Sır ya da Okültizm Açıklanıyor”) adlı kitabını yazdı; ancak bu kitap ölümünden sonra 1898’de yayımlandı.
Lévi’nin büyü versiyonu, özellikle ölümünden sonra büyük bir başarı kazandı. Spiritüalizmin 1850’lerden itibaren Atlantik’in her iki yakasında da popüler olması bu başarıya katkıda bulundu. Büyü öğretileri oldukça karanlık kalsa da bariz fanatizmlerden uzaktı; satacak hiçbir şeyi yoktu ve eski ya da hayali bir gizli cemiyetin kurucusu gibi davranmıyordu. Tarot kartlarını kendi maji sistemine dahil etti ve sonuç olarak Tarot Batılı majisyenlerin gereçlerinin önemli bir parçası oldu. Altın Şafak Hermetik Tarikatı’nın ve daha sonra eski Altın Şafak üyesi Aleister Crowley’in majisi üzerinde derin bir etkisi olmuştur. Ayrıca, bir noktası aşağı ve iki noktası yukarı olan bir pentagramın ya da beş köşeli yıldızın kötülüğü, bir noktası yukarı ve iki noktası aşağı olan bir pentagramın ise iyiliği temsil ettiğini ilan eden ilk kişidir. Lévi’nin 20. yüzyılda büyünün yeniden canlanmasının kilit kurucularından biri olarak hatırlanması büyük ölçüde kendisinden ilham alan okültistler sayesinde olmuştur.